Psikoterapi Rehberi
- ebruacikgozler
- 18 Şub
- 4 dakikada okunur
Terapinin Amacı Nedir?
Terapinin amacı, kişinin iç dünyasında yaşadığı çatışmalı duygulara karşı içgörü geliştirmesidir. Terapiler çalıştığı yönteme göre farklılıklar gösteririr. Psikodinamik ya da Psikanalitik Psikoterapi, kişinin bilinçdışındaki duygularını ve içsel çatışmalarını yaşına göre oyun ve konuşma yoluyla ortaya çıkarmasına destek olarak, bu duyguların davranışlarına ve ilişkilerine hatta terapistle ilişkisine nasıl yansıdığını anlamayı amaçlar. Her insan farklıdır; bu nedenle terapinin işleyişi kişiye özel bir yolculuktur.
Terapi tekniği ya da ekolü ne olursa olsun, araştırmalar (1) danışanla terapist arasındaki ilişkinin terapinin faydalılığı açısından en önemli etken olduğunu bulmuşlardır. Bu nedenle terapinin faydalılığını artırabilmek adına, terapist danışan ilişkisinin terapötik açıdan korunması oldukça önemli bir unsurdur. Bu nedenledir ki terapist bu ilişkiyi korumak, güçlü ve güvende tutmak adına bir takım kurallar koyacaktır. Bu kurallar ya da çerçeve seansların düzenli vakitte, gizlilik içerisinde olması gibi temel konumdadır.
Sabit Gün ve Düzenli Seanslar Neden Önemli?
Terapide sabit bir gün ve saat belirlemek, sürecin istikrarlı ilerlemesi için önemlidir. Her seans, bir önceki seansın devamıdır ve düzenli katılım terapiyi daha etkili hale getirir.
Bu tıpkı ipte yürüyen bir cambazın altındaki güvenlik ağına benzer. Terapist danışanın içsel yolculuğuna eşlik ederken, danışanın içsel yolculuğunda kendini güvende hissetmesi için o güvenlik ağı her zaman orada olmalıdır. Cambaz, adım attıkça dengesini bulur ve cesaret kazanır; tıpkı danışanın da düzenli seanslar sayesinde zorlu duygusal süreçlerde kendini güvende hissetmesi ve büyümesi gibi. Sabit bir terapi günü ve saati, bu güvenlik ağını sağlam tutarak, danışanın keşfetme ve gelişme cesaretini destekler.
Ayrıca, terapi süreci her zaman rahatlatıcı olmayacaktır. Bu süreçte danışan içindeki rahatsız edici duygularla karşılaşırken, terapi sürecine dair öfke, rahatsızlık hisleri de duyar. Terapide fayda, tam da bu duyguların terapistle danışan arasında çalışılabildiğinde sağlanır. Bu nedenle devamlılık ve sabit seanslar zorlu duyguların çalışılabilmesi için alan sunacaktır.
Terapiden Önce ve Sonra Yaşanan Duygusal Haller
Terapiden önce tedirgin hissetmek, çocuktan yetişkine bir çok danışanın zaman zaman hissettiği bir duygudur. Bu aslında kişinin içindeki kaygıların yüzeye çıkmaya başladığının bir işareti olabilir. Terapiden önce hissedilen bu tedirginlik, kişinin bilinçdışında bastırdığı duyguların farkına varmasından kaynaklanıyor olabilir. Bu duygular zamanla azalabilir veya her seanstan önce tekrar yaşanabilir, ancak bu sürecin doğal bir parçasıdır. Terapide bu kaygılar konuşulup işlendiğinde, kişi hem kendini daha iyi anlar hem de terapötik ilerleme kaydedebilir.
Seans İptalleri Hakkında Bilgilendirme
Terapi seansları çok önemli durumlar haricinde iptal edilmemelidir. Terapinin faydalılığı için düzenli katılım oldukça önemlidir. Psikoterapistler seans iptallerini konuşabilmek için 1 hafta ya da 2 hafta önceden iptali bildirme kuralları koyarak, olası kaçınma davranışlarını kısıtlayarak terapide daha fazla zorlanılan duyguları konuşmaya alan açmaya çalışabilirler. Böylece, hem terapist hem de danışan sürecin akışını birlikte planlayabilir ve terapinin ritmi bozulmadan devam edebilir. Bu tür düzenlemeler, terapötik ilişkinin güven ve istikrar temelinde ilerlemesine katkı sağlar ve danışanın duygusal yolculuğunda kendini güvende hissetmesine yardımcı olur.
Gizlilik İlkesi
Gizlilik ilkesi bir diğer ilişkiyi güvende tutmaya yönelik terapistin etik sorumluluğuda olan önemli bir unsurdur. Terapist, çocuk, ergen, aile ve yetişkin danışanlarıyla seanslarda oynanan oyun ya da konuşulanları danışanın ailesi dahil anlatmama ilkesini taşır. Böylelikle Seanstaki ilişki ötekilerin duymasından endişe güdülmeden her şeyin konuşulabileceği güvenli ilişki olması sağlanır. Bu kural ta ki danışanın ya da çevresinin güvenli olma halini tehdit altındaysa danışana da söylenerek bozulur. Bu haller;
Danışanın kendisine ya da çevresine zarar verme ihtimali (intihar, şiddet gibi), çocuklara yönelik tehdit (istismar, ihmal durumu gibi), mahkeme talebi veya danışan talebiyle olabilir (2). Bu haller dışında danışanın gizliliği esastır.
Danışan ise bu sorumluluğu taşımaz, istediği gibi seansları hakkında konuşma hakkına sahiptir.
Özellikle çocuk, ergen ailelerinin seans içeriklerini merak etmeleri normaldir. Ancak çocuğun özerkliğinin desteklenmesi, çocuğun iç dünyasının afişe olmaması ve güvenle iç dünyasını aktarabilmesi için aileleri dahil kimseye seans içeriği anlatılmaz. Ailelerin çocuklarıyla ilgili hisleri ve zorlandığı durumlar onlara özel seanslarda ayrıca çalışılmalıdır.
Terapi Ne Zaman Faydalı Olur?
Terapi süreci, çocuk, ergenler ve yetişkinlerde danışandan danışana farklı ritimde ve hızda ilerleyebilir. Bazı terapi yöntemlerinde, spesifik bir sorun etrafında sınırlı sayıda seans önerilirken, diğer yöntemler daha açık uçlu, keşif odaklı bir yaklaşım benimseyebilir. Bu ayrım, özellikle sorunların kaynağına, yoğunluğuna ve çocuk & ergenin ihtiyaçlarına bağlı olarak değişir.
Araştırmalar (3), danışan ve terapist’in işbirliğini sağladıkları, düzenli çalışmaların danışanın iç dünyasına dair zorlandığı duyguları anlamasına olumlu etkide bulunduğunu göstermektedir.
Çocuk ve gençlerin ailelerin de bu süreçte aktif rol alması önemlidir. Aileler, çocuklarının yaşadığı zorlukları daha iyi anlamak ve onlara destek olmak için terapi sürecine dahil edilebilirler. Bu nedenle, terapistin esnek yaklaşımı ve ailenin süreçteki katılımı, terapinin etkili ve verimli olmasını sağlaması açısından kritik bir öneme sahiptir.
Terapistle belli aralıklarda aile seanslarının yapılması gerekli olabilir, bu seanslara katılım terapinin etkililiğini artıracaktır.
Terapi Ne Zaman Bitirilir?
Psikodinamik Psikanalitik Terapiler seans sayısı verilmeden, uzun süreli çalışırlar. Çoğunlukla danışanları terapiye getiren semptomlar süreç içerisinde azalsa ya da geçse de altında yatan durumlar çalışılması önemli olur. Terapistle kurulan güvenli ilişki ve kazanımların içselleştirilmesi, sağlıklı bir kapanış için kritik öneme sahiptir.
Vedanın Önemi
Terapideki vedalar, sürecin tamamlandığını ve kazanımların içselleştirildiğini gösterir. Bu, terapi yolculuğunuzun anlamlı bir parçasıdır ve güvenli bağlanmanın kapanışı olarak görülür.
Terapi Sürecin Hakkında Endişeler
Terapi, süreci kişiye özeldir. Her terapist ve danışan ilişkisinde ilişkilenme ve iş birliği farklı kurulur. Bu nedenle süreçle ilgili sizi endişelendiren, rahatsız eden durumları konuşmak bazen terapinin en can alıcı ve önemli noktasıdır. Terapi süreciyle ilgili her türlü sorunuz veya tedirginliğiniz olduğunda, terapistinizle paylaşmaktan çekinmeyin. Sürecin size uygun ilerlemesi için her zaman açık ve net olmak en iyisidir.
Klnk Psk Ebru Açıkgözler
Referanslar
(1)Martin, D. J., Garske, J. P., & Davis, M. K. (2000). Relation of the Therapeutic Alliance with Outcomes in Counseling and Psychotherapy: A Meta-Analytic Review. Journal of Counseling Psychology, 47(4), 486-503.
(2) Türkiye Psikologlar Derneği. (2017). Psikologlar için Etik Kurallar. TPD Resmi Web Sitesi.
(3) Flückiger, C., Del Re, A. C., Wampold, B. E., & Horvath, A. O. (2018). The alliance in adult psychotherapy: A meta-analytic synthesis. Psychotherapy, 55(4), 316.
Krause, M., Altimir, C., & Horvath, A. (2011). Deconstructing the therapeutic alliance: Reflections on the underlying dimensions of the concept. Clinical and Health, 22(3), 267-283.